MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, olağan büyük kurultay süreci kendi takviminde ilerlerken eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın tarafından talep edilen olağanüstü kongrenin makul bir izahı olmadığını söyledi. Bahçeli, MHP"nin 9. Olağan Büyük Kurultay 2009 yılının sonbaharında gerçekleşeceğini bildirdi. Bahçeli, “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben ilkesi burada da tecelli edecek, Milliyetçi Hareket Partisi'nin üst yönetim kadrolarını belirleyecek demokratik mücadelenin olağan usullerle, zamanında ve teamüllere uygun olarak gerçekleştirilmesi milletimizin ve siyasi hareketimizin geleceği açısından en büyük temennimizdir.”dedi.

Bahçeli yaptığı yazılı açıklamada, eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın"ın olağanüstü kurultay talebini değerlendirdi. MHP"nin kuruluşunun üzerinden 40 uzun yıl geçmiş köklü bir siyasal misyonun temsilcisi olduğunu, siyasal yapılanma ve teşkilat yapısını kusursuz oluşturduğunu kaydeden Bahçeli,”Bu güçlü ve etkili siyasal yapı demokratik nizamın ve kurallar manzumesinin temsilcisi de olmuş, bugüne kadar süregelen kurumsal varlığının belirleyici hukuki yönü; demokratik kuralların, siyasi partiler mevzuatının ve parti tüzüğümüzün tam ahenkle işleyişi sonucu gerçekleşmiştir. Kırk yılı aşan siyasal hayatında, partimizin izlediği demokratik ilerleyişte günlük siyasete alet olmaması, kalıcı ve sürekli hamleleri ve hedefleri savunarak popülist siyasetin kirliliğinden uzak durması bu sürekliliğin belirleyici gücü haline gelmiştir.”dedi.

BÜYÜK KURULTAY 2009"UN SONBAHARINDA

Bugün de MHP"nin işleyişinin demokratik kurallara ve parti tüzüğünün gereklerine uygun olarak devam ettiğini belirten Bahçeli, milliyetçi ülkücü iradenin tecelli edeceği 9. Olağan Büyük Kurultay"ın 2009 yılının sonbaharında gerçekleşeceğini vurguladı.

“OLAĞANÜSTÜ KURULTAY TALEBİ NEDEN ŞİMDİ YAPILDI?” SORUSU

Bahçeli, parti içi demokratik sürecin, olağan siyasal takvime uygun şekilde ilerlediğini, partisinin ilçe ve il kongrelerinin devam ettiğini kaydederek şunları söyledi:
“Mensuplarımız hiçbir telkin ve tasalluta fırsat vermeyen hür iradeleri ile yörelerinde yöneticilerimizi belirlemektedirler. Yaklaşık altı ay sonra "Olağan Büyük Kurultay"la sonuçlanacak bu süreç kendi akışında ilerlerken Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkezine hukuki vasıtalarla ulaştırılmış bulunan bir yazı ile "Olağanüstü Kongre" talep edilmiştir. Demokratik bir hakkın kullanılması olarak değerlendirdiğimiz bu başvurunun şekli, usulü ve esası hakkında incelemeler başlatılmış olup sonuçlarından kamuoyu ve partililerimiz ayrıca bilgilendirilecektir. Bu konuda yasaların ve parti tüzüğümüzün gereği olan bütün hususların mutlaka işletileceğinden, gelişmelerin hukuk çerçevesinde yerine getirileceğinden kimsenin kuşkusu olmamalıdır. Bugüne kadar olduğu gibi milliyetçi-ülkücü irade mutlaka ve bütün serbestliği ile bu konuda da tecelli edecektir. Ancak, burada söz konusu talebin hukuki geçerliliğinden daha da önemli olan husus, bu girişimin neden şimdi yapıldığı sorusu ve Olağanüstü Kurultay çağrısına yönelik zamanlamadaki seçimdir.”

“BÖYLESİ BİR GİRİŞİMİN ZARARI İYİ HESAPLANMIŞ OLMALI”

Bahçeli, Türkiye"nin beka düzeyinde tehlikelerle yüzyüze olduğunu, milletin kardeşliğinin ağır tehdide maruz kaldığını, temel kurumların sindirildiği bir dönemden geçildiğini belirterek, böylesi bir girişimin kimlere hizmet edeceği, nereye zarar vereceğinin iyi hesaplanmış olması gerektiğini ifade etti. Bahçeli şunları kaydetti:
“Milliyetçi Hareket Partisi mensuplarının, ayrışma ve federasyon gibi beka düzeyindeki tehditlere sonuna kadar karşı duracak, bugün en önemli milli direniş misyonu kalarak tek başına mücadele eden aziz temsilcilerimiz yürütülen lobi faaliyetlerini şiddetle reddedecektir. Olağan Büyük Kurultay süreci kendi takviminde ve yakın bir gelecekte sona ermek üzere ilerlerken, ilçe ve il kongreleri birer birer gerçekleşirken yapılması talep edilen Olağanüstü Kongre'nin ne makul bir izahı, ne bu aceleciliğin tarafımızca bir açıklaması olabilecektir. Milliyetçi Hareket Partisi'nin mensuplarını ve delegelerinin önceliğinin Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti olduğundan bihaber arayışların günlük siyaset hesapları ile sonuç almalarına bugüne kadar partimiz bünyesinde şahit olunmamıştır. Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben ilkesi burada da tecelli edecek, Milliyetçi Hareket Partisi'nin üst yönetim kadrolarını belirleyecek demokratik mücadelenin olağan usullerle, zamanında ve teamüllere uygun olarak gerçekleştirilmesi milletimizin ve siyasi hareketimizin geleceği açısından en büyük temennimizdir.”