Bahar mevsimi ile birlikte bahar yorgunluğu belirtilerinden şikayetçi olan insan sayısı da arttı.

Özel Kayseri Avrupa Hastanesi Dahiliye Ana Bilim Dalı doktorlarından Uzm. Dr. Mesut Polat, bazı otoriteler tarafından hastalık olarak kabul edilmese de bahar yorgunluğunun göz ardı edilmemesi gerektiğini, tedbir alınmadığı takdirde vücutta telafisi imkansız değişiklik ve rahatsızlıklara neden olacağını söyledi.

Polat, bazı otoriteler tarafından 'geçici ya da mevsimsel depresyon' şeklinde tanımlanan bahar yorgunluğunun oluşumuna dair şunları söyledi: "Baharın gelmesiyle birlikte hava ve toprağın ısınması, havada negatif iyonların artışına neden oluyor. Negatif iyonların artışı, insan bedeninde birtakım değişiklikler ortaya çıkarıyor. Negatif elektrik yükleri damarlarda büzülmeye yol açıyor. Böyle olunca birtakım organların beslenmesi güçleşiyor. Ayrıca bu negatif elektrik yükleri vücutta adrenalin ve kortizon artışına sebep oluyor. Bu, vücudun bahara adaptasyon mekanizması ve bunlar gerekli şeyler. Fakat bunların uzun sürmesi ve bireyin tedbirsiz yakalanması ileride bazı hastalıklara yol açabiliyor."

Bahar yorgunluğunun kas, eklem ağrıları, yorgunluk, halsizlik, isteksizlik, kas krampları ve romatizmal ağrılar gibi belirtileri olduğuna değinen Polat, söz konusu rahatsızlığın geçici olduğunu bilmenin, bahar yorgunluğundan daha erken kurtulmanın önünü açacağını ifade etti. Polat, "Hayatı sevmek, yaşamayı sevmek önemli. Bütün bu üzerimize çöken kas ve eklem ağrıları, bitkinliğin geçici olduğuna inanmak da çok önemli. Bunların geçici olduğunu bilmek ve büyütmemek lazım. Adı üstünde geçici, mevsimsel depresyon. Bunun 1-2 ay içinde geçeceğini düşünüp kendimize çok fazla dert etmememiz lazım" şeklinde konuştu.

Polat; kalp, tansiyon, şeker, tiroit ve depresyon hastaları, bağışıklık sistemiyle alakalı sıkıntısı olan hastalar ve romatizmal ağrıları olanların durumlarının, bahar yorgunluğuna hazırlıksız yakalandıkları takdirde ağırlaşabileceğini kaydetti.

Bahar yorgunluğuna karşı koymak için spor yapmanın ve beslenme düzenini değiştirmenin faydalı olacağını belirten Polat, "Sabah kahvaltıdan önce açık havada 15'er dakika ya da bunu yapamıyorsak en az 45'er dakika haftada 3 kez açık havada, aç karnına yürüyüş faydalı olabilir. Ve diğer spor türleri de aynı şekilde bahar yorgunluğuna karşı alınabilecek en akıllıca tedbirdir. İkinci tedbir ise diyettir. Baharla birlikte vücudun vitamin ve mineral metabolizması hızlanmakta ve vücudun bunlarla birlikte suya gereksinimi gittikçe artmaktadır. Kafeinli içeceklerden uzak durmakta fayda var. Vitamin ve mineral ihtiyacını taze sebze ve meyvelerden, potasyum, manganez, selenyum ihtiyacını kuru yemiş ve kuru meyvelerden karşılamakta fayda var. Kışın yediğimiz ağır yağlı, kızartmalı, soslu yiyeceklerden de mümkün olduğu kadar uzak durmalıyız" ifadelerini kullandı.