Nüket İpekçi “Babam Ağca"yı affederdi. Ama ondan sonraki cinayet dizisini görseydi öncelikle kendini affetmezdi” dedi

BU GÖMLEKLE 31 YIL YAŞADIM

NTV"de yayınlanan “Canlı Gaste” programına babası Abdi İpekçi"nin kanlı gömleğiyle katılan Nüket İpekçi “Ben bununla 31 yıl yaşadım” dedi.

31 yıl önce öldürülen Abdi İpekçi"nin kızı Nüket İpekçi, televizyonda babasının kanlı gömleğini göstererek “Bununla 31 yıl yaşadım” dedi. NTV"de Can Dündar"ın sunduğu “Canlı Gaste” programına katılan Nüket İpekçi özetle şunları söyledi:

KARŞILAMA SÜRPRİZ OLMADI: Bir anda yakalanmadım, gününü saydığım bir tahliyeydi. 4 yıl önce yanlış hesapla tahliyesinde daha güçlü bir kucaklama vardı. Böyle gösterişli bir karşılamayı tahmin ediyordum. Diğer tetikçilerde de gördük. Toplumumuz bunları yetiştiriyorsa onları kucaklayacak olanlar da var. Birilerinin kahramanı birilerinin öldürücüsü oluyor... Ben gafil avlanmadım, bekliyordum.

İNTERNETTE AĞCA DESTEĞİ: Sanal ortamda ilgi çok var ama bu sanal değil, somut bir şekilde de görüyoruz. Suç, ceza, can alma, kanla olan ilişkimiz... Yakın zamanda hukuçuların ağzından da duyduk, “Onun için canımızı veririz” diye. Bu sanal alemde değil sadece. Ogün Samast"ın da çok taraftarı var.

TETİKÇİLER ARASI DAYANIŞMA: Tetikçilerin arasındaki dayanışmaya çok imrendim. Bu delikanlı duran grubun arasındaki dayanışmaya da çok imrendim. Niye o dayanışmayı bizler, hukukçular, demokrasiye inananlar aynı çalışkanlığı gösteremiyorlar. Dört yıl önceki erken tahliye sırasında, kardeşi Adnan Ağca, “6 çocuğum var, 6"sı da Ağca olacak” demişti. Bu katilin temsil ettiği nitelikler nelerdir ve bu çocuklar bundan neyi alcak... Bundan neleri düşünmemiz gerekiyor... Çaresiziz, tıkandık... her alanda. Ülkemizde oluk oluk kanların aktığı bir ortamda duyarlılık taşma noktasında, bir linç kültürüne gidebilecek bir şey oluşuyor.

CİNAYETLE YÜZLEŞME: Bundan bahsetmekten çok emin değilim, isteyip istemediğimden. Buraya gelirken bütün bir hafta konuştuklarımızın birikimiyle geldim. Bunun içinde dönemin en sorumlu yerlerinde görevli kişiler vardı. Bunun içinde bir katil şov vardı. Ben de bir şekilde, “Şov mu istilyorsunuz ben de şov yapabilirim” demek istiyordum. Diyebilecek az şeyi olan insanlar böyle delirme noktalarına geliyorlar. Aslında bir yüzleşmemle birlikte geldim. Ben babamı buraya getirdiğim, şimdi çok rahatlıkla tutup, gösterebileceğim gömleği ile geldim. Bunu çok rahat tutuyorum, çünkü bununla 31 yıl yaşadım. Biz hala aynı şeyleri yaşıyorsak, bu gömlekleri taşıyan bir çok çocuk varsa... Bizim artık şu kurumun zedelenmesi, bu kurumun itibarının kaybedilmesi.. Bunları görebilecek hiç halimiz yok.

AĞCA AİLEYİ ZİYARET EDERSE: Şu an olmamalı. Bu ortak suçtan kurtulursak, ilkokul çocuklarının anlayabileceği açık ve netlikte bir tarih kitabında, “Bir dönem Türkiye"de bunlar şöyle olmuştur” denilirse, hepimiz bir olgunluk sınavı vermiş oluruz, herşey yapılır. Ama biz önce o tarih kitabını okumak zorundayız.

BABAM AĞCA"YI AFFEDERDİ: Babam Ağca"yı affederdi. Ama ondan sonraki cinayet dizisini görseydi öncelikle kendini affetmezdi. Bu kişisel bir af, kişisel cinayet değil. Ne biliyorsak ortaya koymalıyız. Bilgileri sakınmadan, ömrümüz sona ermeden, bilgileri ortaya koymak çok önemli. Aileler arası bağdan kurtulmamız lazım. Son bir haftadır, İpekçi ve Ağca isimleri konusunda o kadar çok dil sürçmesi oldu ki. Televizyonlarda Ağca yerine İpekçi, İpekçi yerine Ağca... Bunları bırakıp öldüren kuvvetle öldürülen insanlara geçmeliyiz. Kuvvet, güç, karanlık, buzdağı, canavar.. Bunları artık isimleriyle, adları soyadlarıyla, nasıl Ağca, İpekçi diyoruz. Nasıl kullandılar, hangi oluşumlar, neredeler. Üzüntüyü nasıl belirtmek gerekiyor. / vatan