Haber kamuoyuna duyurulmadan önce Akbank'ta yüzde 6,97'lik şok düşüş gerçekleşti. Bu düşüş ise “Satış haberini birileri önceden öğrenip kişisel çıkar mı sağladı?” sorusuna yol açtı


Önceki gün paket tedirginliği ile büyük değer kaybeden İstanbul Borsası, dün de Sabancı Grubu hisselerindeki sert satışlara yenik düştü. Merkezi Kayıt Kuruluşu'na yapılan bildirime göre, Şevket Sabancı ve ailesinin satışı sonrasında Akbank'ın yüzde 8.37, Sabancı Holding'in ise yüzde 15.8'i Sabancı ailesinin elinden çıkacak. Bu açıklamanın etkisiyle Sabancı Holding hisselerindeki kayıp yüzde 8.97'yi buldu. Akbank hisseleri günü yüzde 6.61 kayıpla kapatırken, Aksigorta'daki kayıp ise yüzde 11.33 olarak gerçekleşti.
AÇIKLAMADAN ÖNCE ÇAKILDI

Hisselerin bu kadar sert düşüşüne gerekçe olarak ABD'li finans kurumlarına yurtdışı iştiraklerinden çıkmalarının isteneceği yönündeki söylentiler gerekçe gösterilse de düşüşün asıl sorumlusunun Şevket Sabancı ve ailesinin yapacakları hisse satışı olduğu konusunda herkes hemfikir.

Bu noktada önemli bir ayrıntıya dikkat çekmek gerekiyor. Akbank ve Sabancı hisselerindeki düşüş 10 Şubat'ta başladı. Bu tarihte güne 4,82 lira fiyattan başlayan Akbank hisseleri, gün sonunda 4,54 liraya gerilerken hisselerdeki günlük kayıp yüzde 6,97 olmuştu. Aynı gün İMKB'deki düşüş ise yüzde 3.17 olarak gerçekleşti. Seansın kapanmasından saatler sonra Şevket Sabancı ve ailesinin hisse satışı bilgisi bültenlerde yer aldı.

SATIŞ HABERİ SIZDIRILDI MI?

Haber açıklanmadan önce Akbank'ın yüzde 6,97 değer yitirmesi ise 'Hisse satış haberi daha önce birilerine sızdırıldı mı?' türünden ciddi soruları gündeme getirdi. Bilindiği gibi sermaye piyasaları açısından haberin kamuoyuna sızdırılması 'insider trading' yani içerden bilgi alarak ticaret yapma suçu kapsamında değerlendiriliyor. Şirket dün İMKB'ye gönderdiği açıklamada hisse satış başvurusunun 10 Şubat'ta Merkezi Kayıt Kuruluşu'na bildirildiğini açıkladı.

INSIDER TRADING NEDİR?

İçerden öğrenenlerin ticareti olarak Türkçe'ye çevrilen bu suç, kara para suçuyla aynı kapsamda değerlendiriliyor. Yani insider suçu işleyerek gelir elde eden kimsenin bu geliri, kara para olarak kabul ediliyor. Sermaye piyasası araçlarının değerini etkileyebilecek, henüz kamuya açıklanmamış bilgileri kendisine veya üçüncü kişilere menfaat sağlamak amacıyla kullanarak alım satım yapanlar arasında firsat eşitliğini bozacak şekilde haksız yarar sağlayanlar anılan suçu işlemiş kabul ediyor.


Satış haberleri geç bildirilmişti

Sabancı Grubu'nun, borsaya yapılan bildirimler konusunda hayli yavaş davrandığı belirtiliyor. Geçmiş yıllarda Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, Akbank hisselerinin yüzde 20'sinin Citi grubuna satışıyla ilgili kamuoyuna altı ay gibi bir süre geç bildirimde bulunduğu gerekçesiyle Sermaye Piyasası Kurulu tarafından, Kanun'un 47/a maddesi uyarınca para cezasına çarptırılmıştı. Bossa'nın Akkardan'a satışında da aynı durum yaşandı. Sabancı Holding, 1 Ağustos 2008'de Bossa'yı satacağını ve hisse satışı için ABN Amro'ya yetki verildiğini duyurdu. Aradan dört gün gibi kısa bir süre geçmesinin ardından şirket, ulusal bir gazetede yayınlanan 'Bossa Akkardan'a satıldı' haberi üzerine bir açıklama yaparak "Evet, satış haberi doğrudur" demişti. Hatta o tarihlerde, “Basın bunu biliyorsa, bu satıştan menfaat sağlamak isteyenler de durumdan haberdar olmuştur' yorumları yapılmıştı.


Tavsiye etmiyoruz

Eczacıbaşı Menkul Uzman Analisti Sercan Soylu Yeni Şafak'a şu açıklamayı yaptı; Bu olay yaşanmadan önce de genel olarak bizim Sabancı Holding ve Akbank hisselerini üzerindeki görüşlerimiz alım yönünde değildi ve hâlâ da değil. Büyük miktarda satışlar olacak. Bu durumun hisseler üzerindeki negatif etkisi görülüyor. Sabancı'daki hisse satışının negatif et-kileri bir süre daha görülebilir.


'Kendi takdirleridir'

Sakıp Sabancı'nın yaşamını yitirmesinin ardından oluşan aile içi anlaşmazlık, Şevket Sabancı, oğul Ali Sabancı ve kızı Emine Kamışlı'nın Akbank ve ve Sabancı Holding'teki paylarını satmasına neden oldu. Aileye yakın kaynaklar, ana sorunun Güler Sabancı'nın Sabancı Grubu'nun başına getirilmesi olduğunu iddia ediyorlar. Güler Sabancı'nın da bu algılamadan hoşnut olmadığı bu nedenle 'kalan sağlar bizimdir' mantığı ile hareket ettiği belirtiliyor. Dün hisse satışları ile ilgili olarak Sabancı Holding'ten yapılan yazılı açıklama da bu mantığı açık şekilde belli ediyor. Holding, yaptığı yazılı açıklamada "Sabancı Holding'in kontrolüne sahip olan Sabancı Ailesi üyeleri, Sabancı Holding Yönetim Kurulu'nda temsil edilmekte ve holdingin yönetiminde uzun vadeli değer yaratmak için birlikte hareket etmektedirler. Yönetimde olmayan diğer hissedarların hisse satışına yönelik kararları kendi takdirleridir" ifadesi kullanıldı.