Vali Yazıcıoğlu Kültür Merkezi"nde açılacak sergide 60 ünlü ressama ait eserler sergilenecek. Yurdun çeşitli İl"lerinden katılan "Çağdaş Türkiye"nin aydınlık yüzleri olan ressamların hazırladıkları eserler yağlı boya, sulu boya, pastel ve kara kalem çalışmalarından oluşuyor. Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk"e ait resimlerin yer alacağı sergi 07-17 Eylül tarihleri arasında 12 gün boyunca sanat severlere açık kalacak.
İstanbul"da bir çok yerde sergilenen “Biz Atatürk"ün Çocuklarıyız” isimli resim sergisinin katılımcı sanatçıları şu isimlerden oluşuyor: Florans Ahmet, Orhan Akkaplan, Mehmet Akkaya, Emine Alışık, Ruslan Aliyev, Vildan Altınok , Ayşe Arkun, Ayfer Aslanargun, Fethi Atalar, Selda Avcı, Emre Baykal, Ali Caka, Yavuz Deniz, Asuman Dokuzlu, Burak Erim, İsmail Eroğlu, Hülya Ersezgİn, Bahri Genç, Bülent Göncü, Ümit Gönenç, Çiğdem Gözlüklü, Tülay Günaydın, Nihal Güres, Nilüfer İnaltong, Şükrü Kara, Mümin Kartal, Mürüvet Kayabay, Hülya Kırımoğlu, Ayten Köse, Andria Malinovsky, Fatih Matiyar, Nazmi Menteş, Esin Mumcu, Necdet Narlıdere, Şenay Özdemir, Sadık Öztürk, Zeynep Çiğdem Taner, Umut Topçu, Özgen Ulukutlu, Ekber Yeşilyurt, Recep Yıldız, Orhan Zafer.
Ressam Hülya Kırımoğlu, “Neden? Biz Atatürk"ün Çocuklarıyız?” sorusuna cevap olarak şöyle diyor: “Atatürk, yaşamı boyunca tüm sevdiklerine hangi yaşta olursa olsun "çocuk" diye seslenirdi. Onun sözlüğünde çocuk sevgi demekti. O'nun çocuğu yoktu ama içinde bitip tükenmeyen bir çocuk sevgisi vardı. Bundan dolayı yüreği arada burkulmuş mudur bilmiyorum ama galiba bu ihtimal çok düşük; bütün Türk çocukları onun öz yavruları gibiydi. Atatürk, çocukların riyakârlık bilmeden bütün istek ve arzularını içlerinden geldiği gibi açıklamalarından çok hoşlanırdı. Son yıllarını da çok sevdiği bir çocukla geçirdi. Ülkü, Atatürk'ün çocuk sevgisinin bir simgesi oldu. O'nun açık mavi gözleri her yerde çocukları arardı. Çağdaş ve mutlu Türkiye'yi çocuklarda görür ve çocuklarda bulurdu. Tüm yurt gezilerinde çocuklara sevgi ile yaklaşır, onlarla uzun uzun konuşurdu. Atatürk bir gün çocuk balosuna gider. Ortalıkta bir şaşkınlık havası doğar. Küçük bir oğlan salonun orta yerinde kalır. Bu yavru hayranlıkla bir süre Atatürk'e baktıktan sonra: "Atatürk"üm, seni öpmek istiyorum" der. Ortalığa bir sessizlik dalgası yayılır. Bu derin sessizliği Atatürk'ün sesi bozar "Öyleyse, gel öp" der. Çocuk koşarak Atatürk'ün boynuna sarılır. O sırada diğer çocuklar da: "Biz de.. Biz de" diye bağırırlar. Böylece tüm çocuklar Ata'yı doya doya öperler. Bu görüntü çoğu kişiyi ağlatır. Büyük Atatürk de ağlar. Evet, Türk çocuklarının bu engin sevgisi için ağlar. Hem de sevinç gözyaşlarını dökerek. O gün çevresindekilere övünçle: "İşte benim kuşaklarım" der. Bizde o günün anısına bu resim sergimizi açtık ve Biz Atatürk"ün Çocuklarıyız dedik.”