Aydın İli'ne bağlı Koçarlı İlçesi’nin 30 Km güneyinde Mersinbeleni ile Akmescit köyleri arasında, Gaffarlar Köyü sınırları içerisinde bulunan Asar Tepe’nin üzerinde kurulmuş olan bir Karia kentidir. Yerel halk tarafından “Mazın Kalesi” olarak adlandırılan yer Herakleia, Euromos ve Khalketor gibi büyük Karia kentlerinin ileri karakolu olma özelliğini taşıdığı sanılmaktadır.

Karia Bölgesi kuzeyde Büyük Menderes ile güneyde Dalaman Çayı arasında kalan alandır. Milas Kapıkırı Köyü civarında bulunan Herakleia, Milas Selimiye Ayaklı Köyü civarında bulunan Euromos ve Milas Karakuyu Köyü civarında bulunan Khalketor Antik Karia kentlerinin ileri karakolu olarak kurulduğu söylenmektedir. Bazı kaynaklarda ise Alabanda Antik kenti’nin bir banliyösu olduğundan söz edilmektedir. Amyzon isminin anlam bakımından eski Yunan dillerinde bir karşılığı yoktur. Prof. Bilge UMAR’a göre bu isim Karia veya Luvi dilinden gelmiş ve Hellen ağzında çarpıtılarak kullanılmış bir sözcüktür. Luvi Dili; Akdeniz ve İç Anadolu Havzasında M.Ö. 2000 yıllarında konuşulan bir dildir.

             Amyzon Antik Kenti’nin ne zaman ve nasıl kurulduğu konusu tam açıklanabilmiş değildir. Kent tarihi konusunda yalnızca yazıtlardan yararlanabilmekteyiz. Amasyalı olan ve bilinen ilk coğrafyacı olarak kabul edilen Strabon ve diğer İlk Çağ tarihçileri Amyzon’un sadece adından bahsetmekle yetinmişlerdir.

Amyzon Kenti III. yüzyılda önce; Mısır, Akdeniz ve Klikya bölgesinde egemen olan Ptolemaios, sonra da İç Anadolu’ya kadar egemenlik bölgesini genişletmiş olan Selevkos İmparatorluğu yandaşlığına geçmiştir. Amyzon, İ.Ö. II. yüzyılın sonlarına doğru, Latmos aşağısındaki Herakleia Kenti ile bir ikili anlaşma gerçekleştirmiştir. Büyük İskender öldükten sonra kurulan Selevkos İmparatorluğunun Kralı III. Antiokhos, İ.Ö. 203'te Amyzon'a gönderdiği mesajda, kent ayrıcalıklarını onayladığını belirtmişti; Apollon ve Artemis tapınağına sığınanları koruma altına alma yetkisi de ayrıcalıklar arasındaydı. Şehir, Yunan tarihi araştırmacısı Fransız Robert LOUİS tarafından ortaya çıkarılmıştır.

             Kent surları bugün de ayaktadır ve İ.Ö. 300'lerde uygulanan izodomik yöntemle, yani dolgu malzemesi olmadan, eş yükseltili blok taşlarla, Hellenistik tarzda örülmüştür. Yer yer 7 metre yükseklikteki surların kalınlığı 2 metreye, uzunluğu ise 150 metreye yaklaşmaktadır. Surlar Amyzon Antik kenti’nin en belirgin kalıntılarındandır.

Apollon ve Artemis’e adanmış olan tapınağı, tiyatrosu, tonozlu yer altı odaları, Bizans yapısı, Agorası ve çeşmesi bugün ayakta olan diğer yapılarındandır. Artemis Tapınağı muhteşem bir manzaraya sahip teraslar üzerine kurulmuş, Dor düzeninde yapılmıştır. Tüm yapılarda döneminin sanatını yansıtan eşsiz bir taş işçiliği söz konusudur. Ana kayaya işlenmiş kaya mezarlarında da bu işçiliği görmek mümkündür.

Ana surların dışında, sayıları bir düzine kadar olan tonozlu yeraltı odaları mevcuttur. Depo ya da sarnıç olarak kullanıldığı tahmin edilen tonozlu yapıların da önemli bir kısmı yıkılmıştır. Kent içindeki diğer bütün birimler yıkıntı halindedir. Yıkıntıların taşları oldukça geniş bir alana yayılmıştır. Yıkıntıların bu kadar fazla olmasının bir sebebi de kaçak kazılardır. Bu kazılarda patlayıcı madde bile kullanılması tahribatın boyutlarını daha da artırmıştır.

Büyük ve tarihi olayları, ancak büyük uluslar yaşayabilir. (Mustafa Kemal Atatürk)

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA