Daha önce “Deprem Geliyorum Diyor*”, diye yazmıştım. Aydın birinci dereceden deprem bölgesi. Birçok fay hattı ilimizden geçmekte. Büyük kısmı da hareketli fay bunların. Ayrıca ortalama 100 yılda bir büyük depremler oluşturabilmekte. Durum böyle olunca deprem ile yaşamaya alışmak ve deprem için önlemler almak zorundayız. Yalnız deprem değil, bütün doğal afetler için önceden gerekli tedbirleri acilen almalıyız.

Son günlerde Akdeniz’den başlayan, Muğla üzerinden Aydın ve Oradan Denizli’ye uzanan bölgede hareketlilik artmış durumda. Uzun zamandır ilimizde büyük bir depremin olmayışı da tedirginliğimizi artırmakta. Çünkü ilimiz de depreme yönelik önemli bir çalıma maalesef yok.

Nasıl olsa tipik Türk düşüncesi hepimize hakim olmuş; “bize bir şey olmaz”. Ya olursa? Bizim görevimiz afet meydana gelmeden, kimse zarar görmeden yetkilileri uyarıp önlem alınmasını sağlamak.

Deprem olunca ne yaparız, sorusuna cevap aramak için çevremize baktığımızda bir şey göremiyoruz. Nerede toplanacağız? Bizi oralarda kim yönlendirecek? Çadır alanları nerede oluşturulacak? Deprem sonrası kullanılacak malzeme konteynırları nerelerde? Afet Lojistik Merkezi nerede? Belediye ya da valilik tarafından hazırlanmış bir Afet Koordinasyon Merkezi var mı? Akom ne gibi çalışmalar yapıyor? Belediyelerimizin eğitim çalışmaları var mı? Kent Konseyi bu konuda ne yapıyor? Zeybek mahallesindeki afet merkezi ne durumda?

Soruları çoğaltmak mümkün, ama cevap almak mümkün mü, bilinmiyor. Sanki oluşturulması gereken kriz masasını yöneticilerimiz piknik masası ile karıştırıyor. Bu konuda en büyük görev belediyelerimize düşüyor. Ama görünen o ki oralarda bu konu ile ilgili bir çalışma yok. Sormaya da korkuyorum, “yeterince mezar yerimiz var”, cevabı gelir diye.

Yapılması gereken en önemli çalışmanın kentsel dönüşüm olması gerek. Gelin görün ki kentsel dönüşümün başlayacağı Ilıcabaşı bölgesi tüm heybeti ve pisliği ile duruyor. Bu proje Sayın Çerçioğlu’nun önemli projelerindendi. Yapılan diğer kentsel dönüşüm çalışmaları da tamamen müteahhit çalışması. Bu işler böyle bitmez. Sonra deprem olup can kayıpları yaşandığında “keşke” demenin de bir anlamı kalmaz. Bu kafayla deprem sonrası enkazlardan hayat ta kurtarılamaz. Yapılması gereken acilen çalışmak, çalışmak ve çalışmak.

Ey iman edenler! Düşmana karşı her türlü savunma tedbirinizi alınız. Onlara karşı ya küçük birlikler halinde hareket ediniz veya topyekün seferber olunuz. (Nisa;71)

*https://www.aydinpost.com/deprem-geliyorum-diyor-196yy.htm