Eğitim-Bir-Sen Aydın Şubesi üyeleri, 2011-2012 eğitim öğretim sezonunun son günlerinde Didim’de gerçekleşen öğretmene şiddet olayını düzenlediği basın toplantısıyla kınadı. ADÜ Sosyal Tesisleri’nde gerçekleşen toplantıya Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Sekreteri İsmail Yiğit, Eğitim-Bir-Sen Nazilli Temsilcisi Özkan Yıldırımkaraman, Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Mali Sekreteri Nural Çam, Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Teşkilatlanma Sekreteri Hamza Ünal Cengiz ve Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Mali Sekreteri Göksel Baran katıldı.
Öğretmene yönelik şiddet olaylarının geride kalan eğim öğretim sezonunda da devam ettiğine işaret eden Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Sekreteri İsmail Yiğit, “Bu arada 2011-2012 yılını da geride bıraktık. Öğretmenlerimize yönelik şiddet eylemleri aldı başını gidiyor. En son olarak Didim ilçemizde bir öğretmenimiz fiili şiddete maruz kalmıştır. Bugün öğretmenlerimiz mağdur ve Sayın Bakanımızın tavırları yüzünden savunmasız bir duruma sokulmuşlardır. Yeni eğitim öğretim yılında Sayın Bakanımızın bu tavırları terk etmesine dair umudumuzu dile getiriyor ve buradan kendilerini uyarıyoruz. Sayın Bakanım, öğretmenlere karşı takındığınız terbiye edici ve korkutucu üslubu terk edin, sizler öğretmenlerin terbiye edicisi değil, kişisel ve özlük haklarını koruyucusu ve savunucususunuz” dedi.
4+4+4 EĞİTİM SİSTEMİ
2012-2013 eğitim öğretim yılından itibaren Türk Milli Eğitimi’nin yeni bir döneme başlayacağını anımsatan Yiğit, “Bugüne kadar Milli Eğitim sistemimiz genelde kendi değerleriyle parçalı bulutlu bir seyir izlemiştir. Toplumumuzun değerlerini bütünüyle yitirmenin eşiğinde olduğu bir dönemde değerler eğitimini önceleyen bir eğitim mantalitesine ülkemizin acil ihtiyacı olduğu kanaatini taşıyoruz. Umalım ki artık bu topraklarda, bu ülkenin çocukları kendi değerleriyle kavgalı bir eğitim anlayışını benimsemeye zorlanmasın. Artık yapılan bu değişiklikler bir milli eğitim politikamızın bel kemiğini oluştursun, aynı sıkıntılar tekrar tekrar yaşanmak zorunda kalınmasın. Bizler 4+4+4 şeklinde ifade edilen kademeli eğitim sistemini önemsiyoruz. 28 Şubat darbe ideolojisi tarafından zorla çıkarılan ve çıkarılırken hiçbir eğitim kaygısı taşınmayan sekiz yıllık eğitim sistemi Milli Eğitim sistemimizi çökme noktasına getirmiş ve içinden çıkılması mümkün olmayan sorunlarla karşı karşıya bırakmıştı. Zaten mutlaka bir şeyler yapılması gerekiyordu. Bunun için ilk adım son Milli Eğitim şurasında atılmış ve düğmeye basılmayı bekliyordu. 8 yıllık Kesintisiz Eğitim ucubesinden kurtuluyor olmak milletimiz adına büyük bir mutluluktur. Milli Eğitim Bakanlığından beklentimiz 4+4+4 eğitim sistemini uygulamaya koyarken ben yaptım oldu tavrından uzak durması ve yetkilerinin önemli bir kısmını sendikalarla, Sivil Toplum Kuruluşlarıyla paylaşması ve basınımızdan destek almasıdır” şeklinde konuştu.
