Aydın Barosu Yönetim Kurulu adına Bara Başkanı Sümer Germen imzasıyla Paris Barosuna gönderilen yazıda, “Bildiğiniz gibi Fransız Ulusal Meclisi 22 Aralık 2011 tarihli oturumunda, 1915 yılına ilişkin olarak Ermeniler tarafından ileri sürülen iddiaların reddini suç sayan bir yasa tasarısını kabul etmiştir. Fransız parlamentosunun, üstelik nerede ise parlamenter sayısının onda biri ile toplanıp, oy çokluğu ile aldığı bu kararın siyasi olduğu Fransız kamuoyu tarafından da bilinen bir gerçektir. Ancak, oy kaygısı ve seçim hesapları ile alınan bu karar ile hukuk katledilmiştir. Asılsız ve mesnetsiz bulunan Ermenilerin tek taraflı iddiaları ile yola çıkılarak, esasen tarihçilerin ve bilim insanlarının tartışma alanına giren böyle bir konunun yasalaştırılarak, artık bilim insanları ve tarihçiler tarafından dahi tartışılamayacak, bu konuda karşıt görüş sunulamayacak, aksi halde suç işlenmiş kabul edilecek hale getirilmesinin hukuk dilinde bir izahı yoktur. Fransız Parlamentosu’nun tarihi ayıp olarak nitelendirilebilecek bu kararından sonra, Fransa artık bir hukuk devleti değildir. Fransa’da bu gün düşünce özgürlüğü yoktur. Özgür düşünce bu rezaletle suç haline getirilmiştir. Bilim insanlarının dahi ifade özgürlüğünü kısıtlayan bu yaklaşımı hiçbir hukukçu kabul edemez. Biz Aydın Barosu olarak, hukuk adına, hukukçular olarak kabullenemediğimiz, hukuku katleden, ifade özgürlüğünü zincirlere vuran, tüm uluslararası hukuk normlarına aykırı bulunan böyle bir kararı başta Paris Barosu olmak üzere siz Fransız hukukçularının ve barolarının da kabul etmediğini, edemeyeceğini düşünüyoruz. Aydın Barosu Yönetim Kurulu olarak aldığımız kararla, Fransız Meclisi tarafından bu yasanın kabul edilmesini protesto ediyoruz. Baronuza gönderdiğimiz bu yazının, baronuz tarafından diğer Fransız Baroları’na da iletilmesini ve Fransız Baroları olarak en az bizim gösterdiğimiz tepki kadar tepki göstermenizi bekliyoruz. Bu tepki ve Senato ile Hükümet nezdinde yapılacak girişimler Fransız hukukçularının ve en başta Paris Barosu’nun bir görevidir. Tüm Fransız Barolarını ve hukukçularını, yasanın kesinleşmemesi, yapılan korkunç hatadan geri dönülmesi için gerekli girişimleri yapmaya ve Fransız Devrimi’ni yapan Fransız Halkı nezdinde düşünce ve ifade özgürlüğü adına bu konuda kamuoyu oluşturmaya davet ediyoruz” ifadelerine yer verildi.