Zamanımızın yoğun ve stresli bir hayatı bizlere sergilemesi sağlık sorunlarını da beraberinde getirince günümüzde Alternatif Tıp"ın önemi her geçen gün artmaya başladı. Özellikle ilaçların yan etkileri ve vücuttaki kalıntılarının bir hastalığa tedavi ederken başka bir hastalığa neden olması doğal ve alternatif tıp ürünlere olan ilgiyi her geçen gün artırdı. İklimi ve doğal güzellikleri nedeniyle dünyadaki yetişen bitki türlerinin büyük çoğunluğunun yetiştiği Ege Bölgesi de alternatif tıp ürünleri kullanmak isteyenler bakımından tercih edilen memleketler arasında yer alıyor.
İzmir"in Selçuk ilçesinde bulunan ve Murat Selçuk tarafından kurulan Selçuk İmpeks Sağlık ve Güzellik Hizmetleri adlı bir şirket kurduğu tesislerde aylık 200 bin litre Kombuçay adı verilen şifalı çay üreterek dünyaya pazarlamaya başladı. Kombuçay"ın bir şifa kaynağı olduğunu iddia eden Murat Selçuk, çayı kullananların bir çok hastalıktan korunduğunu ve mevcut hastalıkların da bu çay ile giderildiğini iddia etti.
Günümüzdeki bir çok hastalığın kişilerin doğallıktan uzak yaşaması sonucu ortaya çıktığını ve "En iyi doktor kişinin kendisidir" felsefesi ile yaptığı araştırmalar sonucu 6 yıldır kendisinin de kullandığı Mantar Çayı"nı üretmeye başlayan Murat Selçuk, bu üretimi ile herkese şifa dağıtacağını iddia etti.
Üretimini yaptığı Kombuçay"ın 2 bin 200 yıldır bilindiğini kaydeden Selçuk “Önceleri Marya Mantar Çayı adıyla kayıtlara geçen bu çayın ilk kullanımı M.Ö. 221"de Çin"in Tsin Hanedanı zamanındadır. O zamanlar Doğu"da ölümsüzlük İlacı, Batı"da divine tsche olarak anılıyordu. Bu içecek tamamen doğaldır ve kaydedilmiş bir yan etkisi yoktur.Özel bir mantar fermantasyonuyla elde edilen çay, Milattan sonra 414"de farklı bir ün kazandı.Japon İmparatoru İnkyo ölümcül hastalığına son çare olarak Koreli Doktor Kombu"nun
hazırladığı bu çayı içip iyileşince, ilk bulunuşundan 6 yüz yıl sonra bilimsel anlamda gün yüzüne çıkan bu mantar çayı Doktor Kombu"yla özdeşleşti ve adı Kombu-cha, yani, “Kombu"nun Çayı” oldu. Daha sonra Kombuçay"ın kullanımı Rusya, Hindistan ve Avrupa"ya yayıldı. 2 bin 200 yıldan beri Asya"nın çeşitli yörelerinde devamlı kullanılan Kombuçay, saç dökülmesinden aşırı kiloya, halsizlik, bezginlik, moral çöküntüsü gibi psikolojik semptomlardan bir çok bedensel hastalığa karşı etkilidir. Rusya"da, insanların 130 yaş ve üzerinde yaşadıkları Kargasok isimli bir yer vardır. Bu “hareketli asırlıklar”, uzun yaşamalarının sırrını, yüzlerce yıldır geleneklerinin bir parçası olan "maya enzimi"ne bağlarlar. Hepsi de birer sağlık timsalidirler. Gözle görülür aşırı yaşlanma belirtileri olmadığı gibi, ciltlerinde neredeyse kırışıklık yoktur. Her gün en az 200-400 mililitre kadar Kombuçay içerler” diyerek ürettiği çayın önemini dile getirdi.
Sovyet bilim adamları"nın, 2.Dünya Savaşı sonrası kanser artışının sebebini 1950"lerin başında araştırdıklarını belirten Selçuk “Ural Dağları"nda, Kama Nehri üzerindeki Perm bölgesinin iki yerleşim noktasına heyet gönderiler. Bu iki bölgede neden hiç kanser olayına rastlanmadığı konusunda araştırma yapılır. Bu bölgede, kurşun, civa ve amyant madenlerinin yoğun olmasına rağmen insanların bu çayı kullandığı için kansere yakalanmadığı tespit edilir.
Başka bir ilginç rapora göre; eski aktör ve Amerika devlet başkanlarından Ronald Reagan, mantar çayının yararı konusunda bilgi almış ve kanser tedavisinin bu parçası olarak bu çayı kullanmıştır. Kemoterapi sonrası metastaz oluşmasını takiben ABD"li bazı hekimler Aleksandr Soljenitsin"in "Kanser Bölgesi" kitabını referans göstererek kendisine bilgi vermişlerdir. ABD"ne iltica eden ünlü Rus yazar bir Sovyet işçi kampında kanser tedavisi görmüştür. Başkan Reagan"ın yardımcıları kitaptaki referansları izlemişler ve Soljenitsin"in kanseri yenmesini sağlayan "çay kültürü"nü elde etmişlerdir. Reagan"a günde bir litre içirilmiş ve kanseri tamamen iyileşmiştir” ifadelerine yer verdi.
Dünyada son yıllar görünen kanser artışının Kombuçay"ı tekrar gündeme getirdiğini belirten Murat Selçuk; Almanya, Fransa, Rusya, Çin, Japonya, Kore, Hindistan, Endonezya, Brezilya, Meksika, A.B.D ve Kanada"daki doktorlar, bilim adamları ve araştırmacılara, Kombuçay hakkında bilgilendirme yapıldığını söyledi.