Romantik ilişkilerimiz yaşama açılan, belki de en keyifli penceremiz. Aşklar ve ilişkiler mutlu olma umuduyla başlar. Mutluluk, sevmek, sevilmek, kabul edilmek, beğenilmek ve daha birçok ihtiyaç ve arzuyla adım atarız bir ilişkiye. Peki ya ilişkilerin sürekliliğini nasıl koruruz? Psikolojik Danışman Necmiye Doğruer çiftlerin, ilişkilerini korumaları ve sürerliliğini sağlamaları için bazı noktalara dikkat etmeleri gerektiğini söylüyor.

Necmiye Doğruer, her ilişkinin farklı dinamikleri olduğu ve ilişkide yaşanan her gerçekliğin bu dinamiklerle beden bulduğunu vurgularken, tüm ilişkilerin gelişimi ve esenliğine destek için şu önerilerde bulunuyor:

1.KARŞILIKLI SAYGI: Her ilişkinin, her bir eşin oluşmasında payı olduğu kuralları ve sınırları vardır. Bunu kabul etmek ve buna saygı duymak önemlidir. Her iki tarafın da kabul ettiği ve onayladığı kural ve sınırlar ilişkilere nefes aldırır. Ancak gerektiğinde, bunların esnek ve değiştirilebilir bir yanının da olması gerekir.

2.ANLAYIŞ: İlişkide, birbirinizden farklı olduğunuzu ve bambaşka aile sistemlerinden, bambaşka deneyimlerden geldiğinizi peşinen kabul etmek ve yargılamalardan uzak durmak olmazsa olmaz koşulların başındadır.

3.KOŞULSUZ SEVMEK: Sevilmeye değil, sevmeye yönelik bir ihtiyaçla, bir koşul öne sürmeksizin yaşanan ilişkiler uzun ömürlü ve doyumu yüksek ilişkilerdir.

4.KARŞILIKLI DESTEK VE DENGE: İlişki, bir alış-veriş sürecidir ve alma-verme dengesi dâhilinde iç düzeni sağlanır. Eşlerin, maddi ya da manevi birbirlerine verdikleri dengede olmalıdır.

5.BİRLİKTE KEYİFLİ VAKİT GEÇİRMEK: Bir ilişkide birlikte nasıl vakit geçirildiği ilişkileri belirler. Birlikte zaman geçirmek, ortak aktivitelere sahip olmak ve birlikte gülebilmek-eğlenebilmek, birbirini ağırlayabilmek ilişkiden aldığınız doyumun kökenidir.

6.AÇIKLIK: Açık ve net olarak sormak/ konuşmak iyidir. Anlam aramak, çıkarımlar yapmak, imalarda bulunmak yerine karşılıklı ne hissedildiği ve düşünüldüğü açıkca konuşulabilir. Bu, ilişkilere nefes aldırır.

7.CİNSEL UYUM: Bir ilişkide cinsellik iyiyse, ilişkinin zaman zaman sıkıntıya düşen yanlarının telafisi çok daha kolaydır. Cinsellik, sevilme, onaylanma, yakınlık, sıcaklık gibi kavramlara hizmet eden bir eylemdir, ilişki içinde lüks değil, doğaldır.

8.KARARLARI BİRLİKTE ALMAK: Bir ilişkide yaşamsal olarak önemli kararların birlikte alınması, ilişkinin güven ve dayanışma ekseninde yürüdüğünün göstergesidir.

9.İLİŞKİNİN GÜÇLÜ YÖNLERİNİN FARKINDA OLMAK: Her ilişkinin kaynaklarını ve o ilişkiyi taşıyan kolonları bilmek, tanımak çiftler için gereklidir. Bunlar bilindiği ve eşler arasında bunların bilindiğinin hissedildiği durumlarda geleceğe güvenle bakılabilir.

10.KELİMELERE DİKKAT: Ayrılma, terk etme, boşanma gibi kelimeler kavga ve tartışmalarda çok kullanılmaya başlanırsa, ilişki kendi kendini sabote etmeye başlar. İlişki içinde kol gezmeye başlayan bu tür kavramlar eşlerin aidiyet ve güvende olma hissini sarsabilir.

11.KAVGA EDERKEN SAYGILI OLMAK: Kavga her zaman kötü ve olumsuz sonuca götürecek bir şey değildir. İçerik ve kavgalardaki üslubun niteliğine bağlı olarak bazen de ilişkiyi geliştiren ve farklı idrakleri sağlayan bir mekanizma olarak iş görebilir. Bu anlamda kavga ve tartışmalarda kişiliğe yönelik hakaret ve saldırı içeren söylemlerden kaçınmak iyidir.

12.DEĞİŞİME AÇIK OLMAK: Değişen yaşam koşulları ve hatta ilişkinin kendi koşulları, ilişkinin formatının değişmesine ihtiyaç duyabilir. Bazen bu değişimler kaçınılmazdır. Hiçbir ilişki bir süre sonra ilk kurulduğu haliyle kalmaz. Bu değişimlerden ürkmeden, eşinize duyduğunuz güvenle yeni forma yönelebilmek ilişkinin sürerliliği için gereklidir.