“Yedi Tepeli Aşk” adlı oyunda, bakireliğini kaybetmiş bir kızın yaşadıkları anlatılırken, karakterin Alevi olduğuna vurgu yapılması tartışmaya yol açtı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bünyesindeki Şehir Tiyatroları"nda oynanan “Yedi Tepeli Aşk” adlı oyunda, bakireliğini kaybetmiş bir Alevi kızın, Sivaslı Alevi bir adamla evlendirilme aşamasında duyduğu endişelerin müstehcen şekilde anlatılması tepkilere neden oldu. Oyun, özellikle Alevi seyirciler tarafından şikâyet edildi. İBB Sanat Danışmanı Kenan Işık, şikâyetleri doğruladı ve oyunu “faşizan ve incitici” olarak değerlendirdi.
Neziha Meriç, Ayşe Kilimci, Nevra Bucak, Seray Şahiner, Evrim Yağbasan"ın beş öyküsünden uyarlanan “Yedi Tepeli Aşk”, “Genç Günler” kapsamında Mayıs 2008"de Şehir Tiyatroları"nda gösterilmeye başlandı. Beş öyküden biri olan “Gelin Başı” bölümünde anlatılanlar, oyunu izleyenlerin tepkisine neden oldu. Oyunda, bakireliğini kaybetmiş, evlenmek üzere olan bir kızın ailesinden gizlediği durumu ve evleneceği adamın anlamaması için çektiği sıkıntılar anlatılırken, hem kızın hem de evleneceği erkeğin Sivaslı ve Alevi olması, buna sürekli vurgu yapılması, özellikle oyunu izleyen Ale-vi vatandaşların tepkisini çekti.
Şehir Tiyatroları"na tartışma ve şikâyetlerin ulaşmasının ardından 7 Ocak"ta Fatih Sahnesi"nde gösterime girmesi planlanan oyunun, iptal edilmesi gündeme geldi.
Şikâyetlerin kendisine de ulaştığını söyleyen, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş"ın Sanat Danışmanı Kenan Işık, şöyle konuştu:
“Oyunlara müdahale etme yetkimiz yok; sanat yönetmeninin inisiyatifinde. Durumu genel sanat yönetmenine bildirdim. Oyunu izledim. Oyunu faşizanca, itici, belli kesimleri rencide edici buldum. Müstehcenlik de var. Karımla bile konuşamayacağım kadar açık konuşuluyor. Alevi bir arkadaşımla izlesem sıkılır, utanır ve kendimi savunamam. İncinirler. Her genç kız bakire olmadan evlenebilir, endişeler duyabilir. Burada karakterin ille de Alevi olmasının vurgulanması gerekmiyor. Hikâyenin sonu "İktidarsız çıksa da anlamasa" sözüyle bitiyor. Yani buradan Sivaslı ve Alevi olmasını çıkar, hikâyede hiçbir şey değişmez.”

Yazar: "Ben de Aleviyim"
Öykünün yazarı Seray Şahiner ise kendisinin de Alevi olduğunu söyleyerek, “Alevi kesimi rahatsız edecek bir şey yapmadım. Sivaslı meselesi son oyunda kaldırılmıştı. Alevi bölümünün kaldırılmasını istemem. Alevilik meselesi çıkarılırsa mevzu tamamen cinsel bir meseleye döner. Kız bakire olmadığı için bunu bir Alevi"ye verelim gibi bir durum yok. Çünkü ailesi kızın bakire olduğunu biliyor. İnsanlar zamanında Alevi olduğunu bile söyleyemedikleri için bunun sonucu bir reaksiyon gösteriyor olabilir.”

Yönetmenin endişesi
Oyunun kaderini belirleyecek kararı verecek olan Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Orhan Alkaya ise şunları söyledi:
“Belediyeden de oyuna tepki var. Hayatta en son düşüneceğim şey sansür ama Alevi toplumunun tepkisi beni ürkütüyor. Sivas kısmı rahatsızlık yaratır diye o kısmı kaldırttım. Benim algımla baktığımda bir sorun göremiyorum. Kadını savunan bir hikâye bu. Ama tedirgin oldum.
Yedi ağlı don hikâyesinden dolayı İslami kesimden de tepki aldı. İş daha fazla büyütülür mü, bundan endişe duyuyorum. Bu ülkede tiyatrolar yakıldı. Fatih tiyatromuz 1978"de bombalandı. Doğrusunu söylemek gerekirse, güvenlik endişesi duymaya başladım.”


MİLLİYET