Bölgemizde yaşanan ve ülkemizi çok yakından ilgilendiren kaotik durum el’an devam etmektedir.

Umuda yolculuk, Akdeniz üzerinden bu kış kıyamette, ölümü göze alarak devam ediyor.

Bizler evlerimizde soğuktan yılmış vaziyetteyken, bu yolculuğun ne kadar meşakkatli olduğunu anlamak zor olmasa gerek…...

Anadolu insanı yaşlısı genci, kadını erkeği komşularımızın ve akrabalarımızın yaşadığı bu dram ve zulme kayıtsız değildir.

Acıyı yüreğinde hissetmektedir.

Bir çok ülke, bölgede yaşananlardan menfaat devşirme ve paylaşım hesapları derdindedir.

Kimi sıcak denizlere inme derdinde,

Kimi ise mezhebi hegomanya kurma arayışında,

Malum küresel patronlar ise, bölge hakimiyetlerini koruma arzusunda.

Bütün bu hesapların tam ortasında duran, bölge insanın mazlumiyeti yürekleri yakmaktadır.

İşte böyle bir ortamda Ülkemizin her tarafında olduğu gibi, ilimizde de yardım için organize olan vakıflar ve dernekler oldu.

İlimizden yardım tırları kaldırıldı.

İlk defa bir üniversite yönetimi, senatosunda karar alarak Bayırbucak Türkmenleri için yardım kampanyası başlatmıştır.

Bu çabayı ortaya koyan Adnan Menderes Üniversitesi Rektörü ve Üniversite yönetimini kutlamak lazım.

İlk defa üniversitelerimizden biri, milletin hassasiyetleri doğrultusunda bir davranış ortaya koymuştur.

Bu alışık olmadığımız bir duruştur.

Bu üniversitenin ilimizde olması bizim için ayrı gurur vesilesidir.

Üniversitenin bu tavrını yadırgayanlar varmış...

Bunu ünirversiteye yakıştıramıyorlarmış...

Evet; üniversiteler bilimsel çalışmaların yapıldığı yerlerdir.

Bilimsel çalışmalarında bağımsız olmalı ve evrensel ölçekli düşünmelidir.

Buna yürekten katılıyorum.

Ancak;

Bilimsel çalışmalar insanlığın gelişmesi için ne kadar elzemse,

İnsani değerlerin, yardımlaşmanın, paylaşmanın, haksızlıklara ve zulme itiraz etme erdeminin anlatılması da bir o kadar önemlidir.

Bize göre;

Üniversiteler bilimin “fetişleştirildiği” yerler olmamalıdır.

Bilimin, insanlık için olduğu bilgisi unutulmadan,

Gençlerimize,milli ve insani değerler” de vermelidir.

Biz, bu coğrafyada barış, adalet, dayanışma ve inançlara özgürlük temelinde büyük bir medeniyet kurduk.

Yüzyıl sonra üniversitelerimizden bu medeniyeti hatırlatan tavırları görmek çok güzel.

Şükürler olsun;

Günler, aylar, yıllar geçiyor devran dönüyor, dün kendi değerlerine uzak nesiller yetiştiren üniversitelerimiz, milletle aynı değerleri ve hissiyatı paylaşan kurumlara dönüşüyor.

Demek ki;

Bir asırdan  fazla zamandır yaşanan,  aydınların “Değerlerimize ihaneti” son buluyor.

Acı bir şekilde tecrübe ettik ki;

Yüz elli yıldır öykündüğümüz batı medeniyeti, insanlığın başına büyük belalar açtı.

Yaptığı talan ve savaşlarının vebalini, sömürdüğü ülkelerin üzerine yıktı.

Bizlere “Geri Kalmış” yaftası vurdu.

Kendisine de “Gelişmiş ülke” payesi verdi.

Bu zilletten kurtulmanın, Küresel terör devletlerine itiraz etmenin zamanı gelmiştir.

Üniversitelerimiz bu konuda insiyatif  almalıdır.

İnsanlığı;

Sadece maddi gelişmeye değil, adalete, özgürlüğe ve aşk medeniyetine çağırmalıdır.

Bizim ecdadımız bunu Moğol istilasından ve talanından sonra yaptı.

Yeniden yapmamız zor değildir…..

ADÜ rektörü ve yönetimi millete umut verdiniz.

Teşekkürler….


 

Kampanya Duyuru:

http://www.adu.edu.tr/tr/duyuru/universitemiz_bayirbucak_turkmenlerine_yardim_kampanyasi_duzenliyor-300025380