Ülkemiz zor günlerden geçiyor.

Gezi olaylarıyla ortaya çıkan kuşatma devam ediyor.

Birileri ülkemizi diz çöktürmeyi iyice niyetlenmiş, vazgeçecek gibi de görünmüyor.

Bir hamleleri püskürtülüyor, hemen yenisini sahneye koyuyorlar.

İçinizden bazıları yorumumu paranoyakça bulabilir.

Peş peşe gelen sıkıştırmanın bir sebebi olmalı değil mi?

Kuşatma çerçevesinde yapılan 15 Temmuz kalkışma ve terör olayının etkileri henüz geçmedi.

Siyaset, adalet ve güvenlik bürokrasisi suçluları bulmak, yargılamak ve masumları ayrıştırmak için çalışırken, adalet kurumunu baskı altına alacak eylemler iyi niyetle açıklanamaz.

Eskiden küresel güçler istediğini yaptırmak için, devletimizin içinde değişik enstrümanlara sahipti.

Darbe dahil her işi yaptırır, ülke teslim alınır ve hizaya sokulurdu.

Erdoğan sahneye çıktığından beri artık böyle yapamıyorlar.

Karşılarında milletten aldığı destekle Direnen Erdoğan var.

Bunu anlamak için derin siyaset analizlerine gerek yok.

Nitekim milletimiz kuşatmanın hedefini anladığından Erdoğan’a sahip çıkmakta.

Kılıçdaroğlu’nun ‘Adalet’ arayışı kuşatmanın başka versiyonudur.

Bu çabalar en çok seçim zamanını öne alır..

Her zaman olduğu gibi sandık bu kuşatmayı bertaraf edecektir.

Yeni duruma göre CHP seçmeni karar vermek zorunda.

Küreselci politikaların hayata geçirilmesine malzeme mi olacak?

Yoksa, milletin tarihten getirdiği değer ve ülküleri için yerli duruş mu gösterecek?

Zira, 1920 şartlarında çizilen sınırlarla yapılan bölgesel düzen ‘dikiş tutmamakta’ her tarafından patlak vermekte.

O günün şartlarında yapılan görev dağılımı, artık ihtiyaca cevap vermiyor.

Bölge için yeni politikalar ve yeni aktörlerin masada olması kaçınılmaz hale geldi.

CHP bu değişime direnmemeli, ülkesinin yaptığı rol talebini desteklemelidir.

Bu misyondan kaçmak için ‘Adalet’ arayışına çıkmak CHP’yi kurtarmadığı gibi, siyaset sahnesinde mevcut aktörlerle yoluna da devam etmesini sağlamaz.

CHP içinde ciddi yenilenme ihtiyacı kapıya dayanmıştır.

CHP sokakta kaos çıkması için adaleti malzeme yaparsa, sandıkla yüzleşmeyle karşı karşıya kalacaktır.

CHP ve Kılıçdaroğlu adalet talebinde samimiyse, Mit tırları davasında mahkûm olan FETÖ’cüleri sahip çıkmaktan vazgeçmelidir.

Sahip çıkılan Enis Berberoğlu yargı tarafından devletin gizli bilgilerini açıklamaktan ceza almıştır.

Enis Berberoğlu’na belgeleri kim verdi?

Bu açıklanmazsa Kılıçdaroğlu’nun yaptığı ‘Adalet’ arayışı 15 Temmuz kalkışmasını yapanlar için sokağa çıktı töhmetinden kurtulamaz.

Üzerinde yaşadığımız topraklarda ‘Adalet, Musavat, Hürriyet’ söylemiyle imparatorluğun parçalandığı hala hafızalarımızda canlılığını korumaktadır.

Milletler yaşadığı önemli olayları hafızalarında yaşatırlar ve geleceğe aktarırlar.

Adalet gibi önemli ama izafi bir kavram üzerinden iktidarı yıpratma sevdasına düşenler, bunun ülkeye maliyetini hesap etmekle yükümlüdür.

Bu hesabı yapmayanların vebali büyük olacaktır.

CHP bu veballe karşı karşıyadır.

Adalet ve tutarlılık karakter ve inanç meselesidir.

Adalet birilerinin değil, sahibinin koyduğu ölçülere göre olur.

Ne amaçla istendiği belli olmayan talebin milletimizde olumlu karşılığı olmaz.

Her şey sahip olduğumuz imkânlara göre değerlendirilmelidir.

Adalet düzenimiz güllük gülistanlık değil.

Bunu biliyoruz, sorgulanması gerekir, adalet sistemimizden millet memnun değil.

Nasıl bir adalet istediğimiz adalet düşüncesi kadar önemlidir.

Adalet duygusu fıtridir, sahibi Allah’tır.

Allah’ın koyduğu ölçüler bilinmeden yapılacak adalet talebi eksiktir.

O’nun koyduğu ölçülere göre yapılan adalet talebi meşrudur ve bizim için uyulması zorunludur.

Adalet; suçluyu cezalandırmak olduğu gibi masumiyeti korumalıdır.

15 Temmuzda insanlar üzerine bomba ve mermi yağdıranlar için adalet cezalandırmaktır.

Katillerin ve işbirlikçilerin korunması değil.

Kılıçdaroğlu derhal Berberoğlu’dan, Mit tırlarıyla ilgili belgeleri kimin verdiğini, kimin talimatını yerine getirmek için belgeleri yayınladığını Berberoğlu’ndan talep etmeli.

Adalet arayışının başlangıç noktası burasıdır.

Açıklama yapılmazsa sokağa çıkmak 15 Temmuz darbecileri ve yaptıranlarla birlikte olmaktır.

Kılıçdaroğlu ve onun yanında yürüyenler bu töhmet ve vebalden kurtulamazlar.

 

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA İNDİR!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA İNDİR