Gündemde öne çıkan başlıklarla ilgili yayımladığı kitaplarıyla bilinen Adanalı gazeteci-yazar Aytekin Gezici, arşiv tutkusuna bağladığı ''hızlı edebiyatçılığı'' sayesinde son 6 yılda aralarında ''Namlunun Ucundaki Başbakan'', ''Okyanus Ötesi Gerçeği'', ''İmamın Ordusu Son Sığınak'' başlıklı eserlerinin de bulunduğu 35 kitaba imza attı.

Ekim ayının ilk haftasında ''Muhteşem Yüzyıl Yalanları, Fitne-i Tarih'' kitabını çıkarmaya hazırlanan Gezici (37), AA muhabirine yaptığı açıklamada, okuma yazmayı öğrendiği günden bu yana eline geçen basılı bütün materyalleri ''kutsal birer belge'' gibi alıp okuduğunu ve biriktirmeye başladığını anlattı.

Gezici, en büyük varlığının arşivi olduğunu, evin bir odasının tamamen kitaplar, gazete, dergi küpürleri, belgeler, iddianame fotokopileri ve fotoğraflarla dolu olduğunu, evine gelen misafirlerin gördükleri tablo karşısında bir süre şaşkınlık yaşadığını anlattı.

Eşinin, arşiv tutkusuna zaman zaman sitemde bulunduğunu anlatan Gezici, şunları kaydetti:

''Kitaplarımın son zamanda tam olarak ne kadar olduğunu saymadım. Ama, ne kadar arttığını ev ahalisinin bana olan tepkisiyle ölçüyorum. Evin durumu vahim. Ama kitap bence en zararsız alışkanlık. Yer sıkıntısı haricinde hiç bir zararı olmayan bir hastalık. Bütün kitap fuarlarını takip ediyorum. Bunun ötesinde ikinci el kitapçıları takip ediyorum. İster istemez ilgi alanıma giren yayınları almak durumunda kalıyoruz. 2 yıl önce evdeki kitap sayısı 6 bindi, şimdilerde bu sayı 8 bine ulaşmıştır. Her geçen gün yenileri ekleniyor. Tabii dijital ortamın dışında çok ciddi gazete kupürleri, dergiler ve çeşitli dokümanlardan oluşan bir arşivim de bulunuyor.

Ben kendimi yürüyen kayıt cihazı olarak görüyorum. Gazetecinin en önemli varlığı arşividir, gazetecinin en kıymetli zamanları hem o günü yaşarken yaptığı işlerdir hem de arşive ayırdığı zamandır. Bu anlamda okuma yazmayı öğrendiği günden beri biriktiren, okuyan, olayları anlamaya çalışan birisi olarak, 10-15 yıldır takip ettiğim bir hadiseyi toparlamak elbette klasik edebiyatçılardan daha hızlı olacaktır. Ama, tabii bu hiçbir zaman 24 saat ya da daha kısa zaman aralıkları değildir. Aslında ne oldu sorusunun cevabını verirken, mutlaka takip ettiğiniz bir konuyu derleyip toparlıyorsunuz. Bu tip çalışmalarda okuyucuyu rakamlara, yıllara ve istatistiklere boğmadan hadiseleri öyküleştirerek anlatmaktır aslolan.''

Okuma ve biriktirme sevdasının bir süre sonra ister istemez ''yazabilirim duygusunu'' beraberinde getirdiğini anlatan Gezici, ''Siz bu duygu dünyasına dahil olduğunuzda bir süre sonra bakıyorsunuz ki kitaplar ardı ardına sıralanmış'' diye konuştu.

-''BEREKETİ KAÇMASIN'' DİYE KİTAP SAYISINI SÖYLEMİYOR-

''Kaç tane kitap yazdın?'' sorusunun kendisine sıklıkla yöneltildiğini ifade eden Gezici, ''Bunun sayısını normalde söylemiyorum. Bereketi kaçmasın diye. Genelde yaşım kadar diyorum'' dedi.

Gezici, kitapların sayısal çoğunluğundan ziyade, niteliksel ağırlığının konuşulmasından yana olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

''Ben gazeteciliği hızlı edebiyatçılık olarak görüyorum. Edebiyat dünyasında bir yazarın yılda 1, bilemedin 2 kitap yazdığını görüyoruz. Gazetecilerin şöyle bir mesleki hastalığı vardır. Gazeteciler her gelen yeni günü bir gün önceden yaşarlar. Bir gün önceden yaşamanın süratiyle biraz fazla yoğun üretim yaparlar. Hal böyle olunca, üzerinde Aytekin Gezici imzası bulunan kitapların sayısı 2005'den 2011'e geldiğinde 35'i buldu. Türkiye'de kayıt altına alınması gereken, mutlaka bir süre sonra hatırlanması gereken o kadar çok konu başlığı, o kadar çok manşet var ki, bir süre sonra benim bile ıskaladığım gündemler oluyor.''

Gezici, eski Başbakan Bülent Ecevit ile BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölümlerinin ardından, Orhan Pamuk'un Nobel almasından yaklaşık 1 hafta sonra kitaplarını çıkarttığını, ancak, bunu sürekli güncel tuttuğu arşivine borçlu olduğunu bildirdi.

Gezici, gündemde çok tartışılan ''Namlunun Ucundaki Başbakan - Hedef RTE'' adlı kitabının da yine arşiv ve kendisine ulaşan yoğun enformasyonla oluşturduğunu belirterek, şöyle konuştu:

''Tayyip bey, neredeyse siyasi mücadelesine başladığı günden bu yana ilgiyle takip ettiğim, hayat hikayesindeki bilinmeyenleri araştırdığım, kendisinin verdiği röportajları ilgiyle arşivlediğim siyasi bir şahsiyettir. Bu anlamda bu kez benim kitabım olaydan önce davrandı. Milletvekili seçimlerinden önce Başbakan'ın konvoyuna saldırı olayı yaşandığında benim kitabım raflardaydı. Benim kitabım olaydan önce çıkmış oldu. Böyle bir tevafuk oldu.''

-EN ÇOK SATANLAR LİSTESİNDE-

''Namlunun Ucundaki Başbakan'', ''İmamın Ordusu Son Sığınak'' gibi kitaplarının edebiyat dışı kategoride çok satanlar arasına girdiğini anlatan Gezici, ''Mavi Kazaklı Mesih: Ağca'' ve ''Atatürk Bu Kadınları Çok Sevdi'' kitaplarının da sekiz baskı yaptığını söyledi.

Gezici'nin kitapları arasında, ''Şemdinli İkinci Susurluk Vakası'', ''Soner Efendi'', ''Orhan Pamuk / Vatan Hainliğinden Nobel Fatihliğine'', ''Derin Devletin Rengi Yeşil'', ''Süleyman Demirel İslamköy'den Türban Karşıtlığına'', ''Çölaşan Nereye Koşuyor'', ''Barack Obama Türkiye Konuşmaları'', ''Operasyon Cemaat'' adlı eserler de bulunuyor.