TBMM Başkanlığına sunulduktan sonra sonuçlandırılamaması nedeniyle hükümsüz sayılan kanun tekliflerinin arasında ''kadına karşı şiddetin önlenmesine'' ilişkin teklifler de bulunuyor.
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ile AK Parti Gaziantep Milletvekili Fatma Şahin'in, ''kadın ve aile bireylerine yönelik şiddetin önlenmesine'' yönelik kanun teklifleri hükümsüz sayıldı. BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın ''cinsel taciz suçlamalarında cezanın artırılmasına'' ilişkin kanun teklifi de hükümsüz sayılan teklifler arasında yer aldı.
Bazı ilçelerin il yapılması talebini içeren kanun teklifleri de hükümsüz oldu. Tarsus, Kozan, Elbistan, Alanya, İnegöl bu ilçeler arasında yer aldı. Malatya, Şanlıurfa ve Denizli'nin büyükşehir belediyesi ilan edilmesi için hazırlanan teklifler de hükümsüz kaldı.
DSP İstanbul Milletvekili Jale Ağırbaş'ın bireysel silahsızlanma için 2011 ve 2012 yılında verdiği iki ayrı kanun teklifi de hükümsüz sayıldı.
Hükümsüz kalan tasarıların bir bölümünü, bazı uluslararası anlaşmaların onaylanmasının uygun bulunduğuna dair tasarılar oluşturdu. Bunların arasında, ''Türkiye Cumhuriyeti ile Ermenistan Cumhuriyeti Arasında Diplomatik İlişkilerin Kurulmasına Dair Protokol ve Türkiye Cumhuriyeti ile Ermenistan Cumhuriyeti Arasında İlişkilerin Geliştirilmesine Dair Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğu Hakkında Kanun Tasarısı'' da yer aldı.
İçtüzüğe göre, bir yasama döneminde sonuçlandırılamamış olan kanun tasarı ve teklifleri hükümsüz sayılıyor. Bu durum anayasa hukuku literatüründe ''kadük olma'' diye tanımlanıyor. Bakanlar Kurulu ve milletvekilleri, söz konusu tasarı ve teklifleri yenileyebiliyor.
Bu arada TBMM, 4 yıl çalıştığı 23. Dönemde, aralarında çok sayıda uluslararası anlaşma ve sözleşmenin de olduğu 513 tasarı ile 248 kanun teklifini yasalaştırdı.
Sayın Başkanım otogarla ilgili olarak yirmi dönüm biz eyeter diyor. zaten 35 40 yıl sonra hızlı trner olcak o olcak bu olcak otogar ihtyacımız kalmayacak diyor.Yapılmıs bir protokol var. Bize talep gelse bşzde gerekeni yaparız. Meydandaki yedieylül iköğretim okulu 6 ay önce yakıldı. Ben olsam bir taraftan da ihalesini yapardım. Altı ayda bir ihaleyi yapılmadıkdan sonra bir anlamı yok. Yeni binanın tapuda kaydı yok tapuda arsa görünüyor. Ruhsatı yok. Ruhsat olmayan bir binaya belediyenin işlerini kolaylastırmak için izin verdik. Ancak 24 ayda ruhsat sorununu halledemediler. Tapu bana geçtikten arsa olarak oldukdan sonra öteki binayı ben tescil ettirmeye kalktıgım zaman sanki ben yaptırmısım gibi olur. Şehrin bakımını yaptırdığı taraktörlerin yollarının kesilip cezalar yazılması.. Olay şehrin bakımının yapılası değil trafktörlerin üzerinde adam tasınmasıdır. Traktörün römorkunda adam tasınmaz. Bu tür işler yapılırken işçi tasımalar maliyete yansıtışlır, bunların tasınması için gereken servis paraları da hesaba konmustur. Demekki işi alann müteahit işçisini servisle tasıması gerekir. Servisle tasıması gerekirken römorkla tasınması kim kara cıkıyor?Müteahit sanki servisle tasıyacakmıs gibi belediyeden para alıyor fakat röorkla tasıyor. Burada kara cıkan mütehaittir. Radara girdikleri tamamen tespit edildiği için memur cezayı yazmak zorundadır. Yoksa cebinden verir bu cezayı.
