Balyoz Planı davasına bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, aralarında Özden Örnek, Halil İbrahim Fırtına ve Engin Alan'ın da bulunduğu 133 sanığın tutuklanmasına karar verdi.

Mahkeme heyeti, aralarında Çetin Doğan ve Ergin Saygun'un da bulunduğu 29 sanık hakkında ise yakalama kararı çıkardı. Kararın açıklanmasının ardından hep bir ağızdan Harbiye Marşı okundu.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda görülen duruşmada, aralarında emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, emekli Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına, emekli 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan ve emekli Korgeneral Engin Alan'ın da aralarında bulunduğu 163 kişinin tutuklanmasına karar verildi. Duruşma 14 Mart tarihine ertelendi.

Duruşma 14 Mart tarihine ertelendi. Mahkeme heyetinin kararı açıklamasının ardından salonda bulunan sanıklar hep bir ağızdan Harbiye Marşını okudular.

Çetin Doğan: Bunun adı faşizmdir

Hakkında yakalama kararı çıkarılan Çetin Doğan OdaTV'ye yaptığı açıklamada "Mısır'da olanları günlerdir konuşuyoruz, ancak bu yaşanan Türkiye'deki demokrasinin ne hale geldiğinin kanıtıdır. Bunun adı faşizmdir" dedi.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi"nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda görülen duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş, 186 sanığın tutuklanmasını istemişti.

Saat 16.00'da duruşmaya ara veren ve yaklaşık 5 saat görüşen mahkeme heyeti, aralarında emekli paşaların da bulunduğu 133 sanığın tutuklanmasına karar verdi.

Savcının, tutuklama kararına, Gölcük Donanma Komutanlığı'nda elde edilen dililler ile sanıkların deilleri karartma ve kaçma şüphesini gerekçe gösterdiği belirtildi.

Mahkeme ayrıca, aralarında Çetin Doğan'ın da bulunduğu 29 kişi hakkında yakalama kararı çıkardı.

Duruşmada yaşananlar

''Balyoz Planı'' davasının tutuksuz sanıklarından Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç ve bir kısım sanık avukatı Murat Ergün, dijital kayıtların ceza yargılamasında delil olamayacağını savundu.

Avukat Ergün, davanın görüldüğü Silivri Ceza infaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki duruşma salonunun önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, ''Balyoz'' iddianamesinde yer alan 196 sanığın çoğunun davaya dayanak seminere katılmadığını belirterek, bazı sanıkların herhangi bir belgede sadece adı geçiyor diye, bir kısmının da belgelerde adı geçmemesine rağmen sadece dijital kayıtların üst verilerinde adı geçtiği için sanık olarak yer aldığını öne sürdü.

Bunların hukuken kabul edilebilir belgeler olmadığını iddia eden Ergün, ''Dijital kayıtlar ceza yargılamasında delil olmaz. Bu dijital kayıtların üst verilerini en son kimin kaydettiği, kimin düzenlediği ve tarih tutarsızlıklarının kesinliği hiçbir zaman madden ispatlanamaz'' dedi.

Ergün, en son Gölcük'teki Donanma Komutanlığından çıktığı belirtilen ek klasörlerden çıktığı söylenen bir dosyanın özellikler bölümüne girildiğinde üst verisinde dosyanın 2 Şubat 2010 tarihinde kaydedildiğinin ortaya çıktığını anlatarak, şunları kaydetti:

''Balyoz Planı 20 Ocak 2010'da emniyete verilmişti. Yani bu dosya emniyete verildikten sonra son kez kaydedilmiş. Üzerinde düzeltme, ekleme ve ilave yapılmış ve dava dosyasına böyle giriyor. Dava dosyasının ekinde sunulan verilerin hiçbirinin hukuki güvenilirliği yoktur.''

Geçen yıl Şubat ayında emniyette düzenlenmiş diye üst veri çıkıyorsa bunu düzenleyen polisin burada sanık olarak yer alması gerektiğini ileri süren Ergün, bu kişinin İstanbul Terörle Mücadele Şubesinde komiser yardımcısı olduğunu ifade ederek, ''Bu kanıt değilse Balyoz iddianamesi de kanıt değildir'' dedi.

167 sanık katıldı

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya Halil İbrahim Fırtına, Özden Örnek, Feyyaz Öğütcü ile Ergenekon davasının tutuklu sanığı Cengiz Köylü ve Mehmet Fikri Karadağ, ile başka suçtan Diyarbakır Cezaevinde tutuklu bulunan eski Kayseri Jandarma Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz'ün de aralarında bulunduğu 167 sanık katıldı.

Duruşmaya, emekli Orgeneral Çetin Doğan ve ''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' davasının tutuklu sanığı Albay Dursun Çiçek'in de aralarında bulunduğu 29 sanık ise gelmedi.

Duruşmada söz alan emekli Korgeneral Engin Alan'ın avukatı Ayhan Nacak, ÖZGÜR-DER, Rıdvan Kaya, Hamza Türkmen, Abdurrahman Dilipak ile Abdurrahman Koçoğlu ve Hukukçular Derneğinin müdahillik taleplerinin reddedilmesi gerektiğini söyledi.

İddianamedeki suçlamalardan zarar görmediği gerekçesiyle hükümetin de bu davaya katılma talebinde bulunamayacağını belirten Nacak, ''Hükümet burada zarara uğramamıştır. Aksine burada prim yapmıştır. Abdullah Gül Cumhurbaşkanı, Recep Tayyip Erdoğan da Başbakan olmuştur. Ortada bir zarar yoktur'' dedi.

Avukat Nacak, bu dava nedeniyle çok kişinin müdahale talebinde bulunmak istediğini, Manisa Barosundan bile müdahil olmak için talep dilekçelerinin geldiğini ifade ederek, davaya müdahil olacak kişilerin hepsi konuşur ve kendi siyasi görüşlerini anlatırsa bu davanın çok uzun süreceğini söyledi.

"Bu plan orduya, subay ve astsubaylara hakarettir"

Özür dileyerek bir şey daha söylemek istediğini dile getiren avukat Nacak, ''Burada suçlanan subay ve astsubayların bu planı yapacak yetenekte olmadığını düşünüyorum. Burada bahsedilen o kadar kötü bir plan ki buradaki astsubay bile böyle bir planı hazırlamaz. Bu subay ve astsubaylara hakarettir. Sözde darbe planını yazacak yetenekte hiçbir subay ve astsubay yoktur. O kadar kötü bir plandır ki TCK'nın 301. maddesinin uygulanması gerekir. Orduya, subay ve astsubaylara hakarettir'' şeklinde konuştu.

Bunun üzerine araya giren Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, bir şeyin altını çizmek istediğini belirterek, ''Burada yargılanan TSK değil. Şahıslara karşı açılmış bir dava. Kişilerin bir kurumda çalışıyor olması o kurumun burada yargılandığı anlamına gelmez. Dava o kuruma açılmış sayılmaz. Burada hakkında dava açılan gerçek kişiler yargılanıyor'' ifadesini kullandı.

Avukat Ayhan Nacak da ''TSK'nın yüzde 15'i yargılandığı için benim şahsi kanaatim burada Türk Silahlı Kuvvetleri yargılanıyor'' cevabını verdi.